Ambalaj bölümünde sürdürülebilir büyüme için çevresel, toplumsal ve kültürel dönüşüm hedefleniyor.
İstanbul’da düzenlenen ‘Ambalaj Sanayinin Sürdürülebilirlik Yol Haritası’ temalı 2. Memleketler arası Ambalaj Sanayi Kongresi’nde döngüsel iktisat ve geri dönüşüm, ambalaj baskı teknolojileri, ambalaj materyalleri ve sürdürülebilir üretim, besin ambalajlarında yenilikler, ambalajda kalite ve aktüel mevzuat, ambalaj dalında yeni çalışmalar, Türkiye’de ve dünyada ambalaj dalı, sürdürülebilir ambalaj tasarımı ve pazarlama, sanayi 4.0 ve dijitalleşme, ambalaj atıklarının geri kazanımı oturumları yapıldı.
Kongrede konuşan Zürih Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Besin ve İçecek İnovasyon Enstitüsü Lider Yardımcısı Prof. Dr. Selçuk Yıldırım biyo bazlı gereçlerin yok olma müddetlerini kısaltmak için çalışmalar yaptıklarını belirterek, “Ekonomiye katkı sağlayacak olanlar biyo bozunurlar. Onları doğru toplar ve geri dönüşüme kazandırırsak işte o zaman ekonomiye katkı sağlamış oluruz. Daha fazla olumsuz etki oluşturmadan ortadan kaybolmaları toplama sistemleri olmayan ya da sistemleri daha tam düzene oturmamış ülkeler için mantıklı olabilir” vurgusu yaptı.
Başkan Zeki Saribekir de, “Değişen dünya sisteminde gelecek için dönüşüm gerekiyor. Bölüm olarak üretim süreçlerimizi kaynak verimliliğini en üst düzeyde tutan, sürdürülebilir bir üretim modeli olan döngüsel iktisat temeli üzerine kurmalıyız. Dalımızın tüm bunlara ayak uydurması gerekiyor. Şu anda direkt ve dolaylı olarak eserlerimiz 180 ülkeye ulaşıyor. Bölümün pazar büyüklüğünü 28 milyar dolardan 30 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz. Emellerimizi hakikat belirlemeli, geçmişten çıkardığımız derslerle ilerlemeliyiz. Biz de yaşanan değişim ve dönüşümü yakından takip ediyor, bu değişim ve dönüşümü dalımızın yakalayabilmesi maksadıyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ülke olarak dünya çapında çok güçlü bir pozisyondayız. Mevcut kurallar göz önüne alındığında, ülkemizin coğrafik pozisyonu, üretim kapasitesi, nitelikli insan gücü ve rekabetçi yapımız da eklendiğinde çok daha büyük potansiyele sahip olduğumuzu görüyoruz. Değişen dünya nizamında gelecek için tasalar artıyor. Dal olarak bu korkuları asgarî düzeylere indirmeyi hedefliyoruz” dedi.
Kaynak: IHA