Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Çocuklarda isilik tehlikesine dikkat

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Sözer Sarıoğlu, yaz aylarında artan isilik vakalarına karşı aileleri uyardı. “İsilik masum görünse de yanlış müdahalelerle ciddi cilt sorunlarına yol açabilir” diyen Dr. Sarıoğlu, alınabilecek basit önlemleri sıraladı.

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları

Çocuklarda isilik tehlikesine dikkat
Çocuklarda isilik tehlikesine dikkat

BURSA (İGFA) – Yaz sıcaklarının etkisiyle çocuklarda isilik vakaları artıyor.

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Sözer Sarıoğlu, ter bezlerinin tıkanması sonucu ortaya çıkan isiliğin özellikle bebekler ve küçük çocuklarda sık görüldüğünü belirterek, “Beyaz veya kızarık döküntüler şeklinde ortaya çıkıyor. Beyaz tenli, renkli gözlü ve alerjiye yatkın çocuklarda daha yaygın. En sık 0-2 yaş grubunda görülüyor, 5 yaşına doğru azalıyor” dedi.

Çocuklarda isilik tehlikesine dikkat

İSİLİK NERELERDE GÖRÜLÜYOR, NASIL ANLAŞILIYOR?

Sarıoğlu, isiliğin sıcak havalarda yüz, alın, göğüs ve kollarda belirginleştiğini ifade ederek, “Tanı, klinik bulgular ve tecrübeli bir hekimin gözlemiyle konur. Bazı durumlarda enfeksiyonla komplike olabilir, bu durumda ilaç tedavisi gerekebilir” diye konuştu.

Sarıoğlu, ortam ısısının düşük tutulmasının ve klimanın güvenli şekilde kullanılmasının önemli olduğunu vurguladı. İsilik genellikle basit önlemlerle kendiliğinden geçtiğini belirten uzman, şüphe durumunda mutlaka doktora başvurulmasını tavsiye etti.

AİLELERE PRATİK ÖNERİLER

Dr. Sarıoğlu, isilikten korunmak için şu önerilerde bulundu:

  • Çocuklara her gün 22-24 derece ılık suyla duş aldırılmalı, her yıkamada şampuan kullanılmamalı.
  • İnce, pamuklu kıyafetler tercih edilmeli; sentetik kumaşlardan kaçınılmalı.
  • Pudra ve yağlı kremler kesinlikle kullanılmamalı, çünkü ter bezlerini tıkayarak isiliği artırabilir.
  • Yulaflı banyo veya karbonatlı su gibi geleneksel yöntemlere genellikle gerek yok.